Ligin ikinci yarısının ilk deplasman maçı Samsunspor deplasmanında Galatasaray 8’de 8 ile yola devam etmek için sahadaydı. Fatih Terim kadroda iki yeni zorunlu değişiklik yapmıştı, Fildişi Milli Takımı’na giden Eboue’nin yerine yeni sakatlıktan çıkan Sabri’yi, kart cezalısı Kazım’ın yerine Engin’i ilk 11’e monte etmişti. Samsunspor kısıtlı kadrosu ile Galatasaray’a karşı uzun toplarla atak yapan bir oyun tarzıyla sahadaydı.
Maçın başlama düdüğü ile birlikte Galatasaray ilk 20 dakika 2 net pozisyon bulmuş ama bu pozisyonları gol yapamamıştı. 22’inci dakikada Ekigho Samsunspor’u 1 – 0 öne geçiren golü atıyordu, golde Sabri’nin Ekigho’nun arkasında kalmasının etkisi bana göre vardı. Galatasaray ilk golün etkisinden çıkmadan 32’inci dakikada Sabri’nin rakibe kafasıyla adeta asist yaptığı pozisyonda Ekigho hem kendisinin hem takımının 2’inci golünü atıyordu. 2 – 0 ‘lık skorun ardından Galatasaray iyice oyundan düşüyor, maçın ilk yarısını kendisine yakışmayan bir futbolla noktalıyordu. Galatasaray taraftarının aklında Eboue’nin yokluğunda sakatlıktan yeni çıkmış Sabri’nin yerine Ujfalusi’nin sağ bek’e çekilip, Servet’in oyunda olması daha mı iyi olurdu sorusu beliriyordu…İlk yarıda yenen hatalı gollerin dışında, Engin’in ayağında çok fazla top tutarak oynaması ve kanatlara açılamamakta Galatasaray’ın kötü oyununun sebeplerindendi. Samsunspor ligin en çok gol yiyen ve en az gol atan takımlarından olmasına rağmen ilk 45 dakikada Galatasaray’a karşı 2 gol buluyor ve ayağını yorganına göre uzatan bir takım görüntüsü veriyordu.
İkinci yarıya Galatasaray beklenen oyuncu değişikliği ile başlıyordu, Sabri oyundan alınırken yerine Riera oyuna dahil oluyordu. Galatasaray Fatih Terim’in devre arasındaki uyarılarının ardından ikinci yarıya baskılı, etkili bir oyunla başlıyor ve 50’inci dakikada Semih ile skoru 2 – 1 ‘e getiriyordu. Bu dakikadan sonra Galatasaray oyunu kazanma isteğini sahaya iyice yansıtmaya başlıyor, Fatih Terim’in cesur oyuncu tercihleri ile de etkili oluyordu. 70’inci dakikada Selçuk takımına eşitliği sağlayan golü atıyordu. Skor 2 – 2 olduktan sonra kendine gelen Galatasaray fırtına gibi esiyordu, bunda yorulan ve kısıtlı kadrosu bulunan Samsunspor’un 2 – 0 ‘lık skoru koruyamamasının payıda vardı. 2 – 2 ‘den 7 dakika sonra Emre Çolak’ın adrese teslim ortasında Baros takımını öne geçiren golü atıyor, Galatasaray 2 – 0 geriden gelip 3 – 2 öne geçiyordu. 84’üncü dakikada transfer olduğundan beri takıma katkısı tartışılan Sercan gecenin skorunu belirleyen gole imza atıyordu. Galatasaray maçı 35 dakikada bulduğu 4 golle 2 – 4 kazanıyordu. Fatih Terim maç deplasmanda berabere iken orta sahadan adam çıkartıp, forvete adam alarak cesaretini, kazanma hırsını ortaya koyuyordu. Nitekim aldığı bu risk takımına galibiyeti getiriyor, Fatih Terim bir kez daha neden büyük hoca olduğunu ispatlıyordu.
Maç sonunda Galatasaray 8’de 8 yaparak yoluna devam ediyor, kendisini izleyen tüm futbolseverlere ve taraftarına geriye düştükten sonrada gerçek gücüyle maçı kazanabileceğini gösteriyordu. Bu maç Galatasaray için zor geçti, ilk yarısı kabus olan ikinci yarısı ise gollerle süslü olan bir maçtı ve sanırım bu galibiyet tüm takımdan maçta hatası fazla olan Sabri’ye moral hediyesi oluyordu…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder