Kupadaki Sivas yenilgisinden sonra Galatasaray tüm konsantrasyonunu ligdeki Trabzonspor derbisine vermişti. En büyük eksik şüphesiz ligin başından beri oynadığı futbolla, attığı gollerle takımına hayat veren Elmander’di. Elmander dışında tam kadro sahada olan bir Galatasaray vardı. Elmander’in yerine Sivas maçında olduğu gibi Necati – Baros ikilisi sahadaydı. Trabzonspor’da ideal 11’i ile mücadeleye başladı.
İlk dakikalarda Trabzon daha baskılı oyun oynadı. Galatasaray’ın ilk pozisyonunda 12’inci dakikada Melo’nun net vuruşu Tolga’da kaldı. 24’üncü dakikada faul vuruşunun çabuk kullanılması ile Burak güzel bir vuruşla bu maçta da golünü atıp, takımını 0 – 1 öne geçiriyordu. Golden önce çalınan faul bana göre kesinlikle faul değildi. Ayrıca golden önceki pozisyonda Muslera takım arkadaşlarını topa bakmaları yönünde uyarmıştı nitekim yenen golde Galatasaraylı futbolcuların topa bakmaması da etkili oldu. İlk devre 0 – 1 sona erdi. İkinci devre’ye Galatasaray daha etkili başladı ancak zaman zaman Trabzon uzun toplarla Galatasaray kalesinde net pozisyonlara girdi. Bu pozisyonlarda Muslera başarılıydı. Galatasaray baskılı oynadığı dakikalarda golü bir türlü bulamadı. Fatih Terim’in oyuncu değişiklikleri oyuna biraz hareketlilik getirdi. 82’inci dakikada Sabri’nin ortasını Alanzinho ceza sahasında eliyle kesince hakem penaltı noktasını gösterdi. Melo takımına beraberliği getiren golü attı. 1 – 1 ‘den sonra Galatasaray Trabzon kalesinde net fırsatlar yakaladı. Hele ki Mehmet Batdal’ın 90 + 4’de kaçırdığı bir pozisyon var ki, izlerken ben vursam gol olurdu dedirtti bana …
Maç 1 – 1 sona erdi, Galatasaray son 2 maça doğru giderken evinde oynadığı Trabzon derbisinden beraberlikle ayrıldı. Bu maçta yazılması gereken en önemli noktayı sona sakladım. Bu nokta tabiki hakem Cüneyt Çakır.
Kendisi Avrupa’da göğsümüzü kabartan bir hakem ancak bu maçta çaldığı faul düdükleriyle, verdiği kararlarla ve çıkardığı kartlarla adeta maçı katletti. İlk yarım saatte 6 sarı kart çıkartarak bir rekora imza atmış bile olabilir… Cüneyt Çakır her iki takım içinde sonuca etki edecek düdüklere imzasını attı. Kendisinden beklenen performansı göstermeyerek her iki takım taraftarlarındanda tepki aldı.
Sonuçta 1 – 1 biten maçta Galatasaray adına sahanın iyileri bana göre Muslera, Semih ve Melo’ydu. Baros ise hiç kuşkusuz sahanın en kötü ismiydi. Oynadığı top ile adeta teknik heyete ve yönetime beni gönderin diyor…
Umarım bu maç Galatasaray için play – off maçlarıda dahil olmak üzere son nazarlık olur…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder